·
Çin
·
Dörtlü
Güvenlik Diyaloğu (QUAD)
Amerika Birleşik Devletleri, Hindistan, Japonya ve
Avustralya’yı kapsayan Dörtlü Güvenlik Diyaloğu (Quadrilateral Security
Dialogue - QUAD) zirvesi 12 Mart’ta gerçekleşti. 2007’de kurulan ve 2017’de
canlandırılmaya çalışılan ancak etkisiz bir girişim olarak kalan QUAD’ın yakın
zamanda yeniden gündeme gelmesi, Çin’in yükselişinin yarattığı tedirginlikten
ve uluslararası düzene karşı Çin’den algılanan güvenlik tehdidinden
kaynaklanmaktadır. Ancak, QUAD’ın ilk ortak bildirisinde Çin’e karşı askeri
güvenlik hususlarına doğrudan atıfta bulunulmamıştır. Bunun yerine zirvenin en
önemli konuları COVID-19 aşı üretimiyle, gelişen teknolojiler üzerinde iş
birliğini kolaylaştırmak ve iklim değişikliğini önlemekle ilgili olmuştur.[1] Buna
ek olarak, Çin’in cep telefonlarından radarlara kadar değişen yüksek teknoloji
endüstrilerindeki tekelini azaltmaya yönelik olarak bir tedarik zinciri
oluşturulması kararlaştırılmıştır.[2] Yine
de, Çin’in Doğu Asya komşularını sömürmeye ve Hint Okyanusu bölgesini tehdit etmeye
başlamasıyla QUAD toplantılarının ve askeri tatbikatların hızının artması
tesadüf değildir.[3]
Çin’in ekonomik ve askeri yükselişine, insan hakları
ihlallerine ve otoriter hükümet biçimine rağmen; Çin, dört QUAD ülkesinin de en
büyük ticari ortağı konumundadır ve bu ülkeler Çin ekonomisiyle sıkı bir
şekilde iç içe geçmiş durumda olmaya devam etmektedirler. Çin’in askeri,
ekonomik ve teknolojik açıdan artan gücü, ABD açısından rekabeti
derinleştirmektedir ve bu durum ABD’yi Çin’le kavgalı olmaya ederse giderek
izole hale getirebilecektir. ABD, silahlı mücadele veya tehditler yoluyla
Çin’in siyasi-ekonomik, diplomatik ve teknolojik gelişimiyle yarışmak yerine,
QUAD gibi girişimler vesilesiyle Asya’da güvenebileceği ülkelerle ortak
politikalar belirleme hedefine yönelmiştir.[4] Askeri
güç açısından Çin; Güney Asya, Güney Çin Denizi ve Doğu Çin Denizi’ndeki ABD
çıkarlarına yönelik teknolojik olarak gelişmiş bir tehdit oluşturmaktadır.
Ekonomi açısından Çin, küresel tedarik zincirlerinde önemli bir oyuncudur ve şu
anda en büyük aşı tedarikçisidir. Çin, Kuşak Yol Girişimi ile küresel ölçekte
büyük sermayeye ve yatırımcılara ulaşmakta olan, hızla yükselen bir güçtür.
Ortak bildiri aşı geliştirme ve kritik teknolojiler üzerine çalışma grupları oluşturmaya
odaklanırken, QUAD aynı zamanda küresel düzenin Çin’e kaymasını engellemeyi
hedeflemektedir.[5]
Bu gelişmeler doğrultusunda ABD’nin Joe Biden
yönetimi, Asya-Pasifik’teki müttefikleriyle daha yakın ilişkiler kurarak
ABD’nin gücünü artırmaya çalışmaktadır. Sanal ortamda gerçekleştirilen QUAD
zirvesinde Biden; Çin’in meydan okumasıyla yüzleşmek için ABD’nin
stratejisinin, demokratik ülkelerle bağlarını güçlendirerek Çin’i uluslararası
kurallara göre oynaması için teşvik etmek ve ülkeyi Pekin’in önemli yatırımlar
yaptığı “Dördüncü Sanayi Devrimi” için hazır hale getirmek olduğunu
belirtmiştir. Biden sözlerine “Güçlü bir rekabetimiz olacak, ancak Çin’in
uluslararası kurallara göre oynamasında ısrar ediyoruz: adil rekabet [olmasını
istiyoruz], adil uygulama adil [ticaret demektir]” şeklinde devam etmiştir.[6] Biden
konuşmasında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’i “[bünyesinde] demokrasinin küçük
D’si bile bulunmayan, son derece zeki bir adam” olarak nitelendirmiştir.
Bu toplantıdaki konuşmaların ardından Çin QUAD’a hızlı
bir şekilde tepki göstermiştir. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, grubu Çin’in
çıkarlarını baltalamakla suçlamıştır. Çin Savunma Bakanlığı da grubun “Soğuk
Savaş zihniyetine bağlı olduğunu, grup çatışması peşinde olduğunu, jeopolitik
oyunlara meraklı olduğunu, sözde Çin sorununu bir bahane olarak kullandığını ve
bölge ülkeleri arasında anlaşmazlığı körüklediğini” söylemiştir. Bazı
yorumcular QUAD’ı tek sesle konuşamayan ve gerçek bir kurumsal yapıdan yoksun
bir platform olarak tanımlamıştır. Bazılarıysa, QUAD’ın Çin’in tepkisine neden
olacak bir Asya NATO’suna dönüşebileceğinden endişelenmektedir. Bu nedenle
QUAD, Çin için tepki ve eleştirilerin odak noktası olmaktadır.[7] QUAD’ın
Çin’in küresel yükselişini durduracak bir mekanizma olarak oluşturulması,
Çin’in yakın gelecekte ABD’ye rakip olacak ve belki de ABD’yi geride
bırakabilecek bir güç kazanma potansiyeline sahip olduğunun kanıtı olarak
görülmektedir.
Çin’in bölgedeki ekonomik rolünü ikame edecek bir
strateji olmadan, Hint-Pasifik bölgesinde etkili bir güç dengesi sağlamak
mümkün olmayacaktır. Pekin’in ekonomik baskısı özellikle Hindistan ve
Avustralya’ya karşı sert tavırlarında belirgin olarak görülmektedir. Bu durum,
QUAD ekonomilerini yeni ekonomik bütünleşme modelleri yaratmaya itmiştir. Bu
doğrultuda Hindistan, Japonya ve Avustralya tarafından Eylül 2020’de başlatılan
Tedarik Zinciri Dayanıklılığı Girişimi (Supply Chain Resilience Initiative),
QUAD’ın yaklaşmakta olan ekonomik odağının müjdesini vermiştir. QUAD’ın
niyetlerine ve politika girişimlerine rağmen, Çin’in Hint-Pasifik bölgesinde
ekonomik varlığını azaltmak kolay değildir. Dünyanın en büyük ekonomileri
arasında sadece Çin, 2020’de tüm zamanların en yüksek ihracatını
gerçekleştirerek, pozitif bir büyüme oranı kaydetmeyi başarmıştır. Pekin’in
Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklığı (Regional Comprehensive Economic
Partnership - RCEP) ve AB ile Kapsamlı Yatırım Anlaşmasını (Comprehensive
Agreement on Investment) onaylaması, bölgenin merkezi ekonomik gücü olma kararlılığının
bir başka işaretidir. Tüm bunlara rağmen QUAD, yalnızca bölgedeki askeri güç
dengesine değil, aynı zamanda ekonomik güce de önem verdiği için uzun vadede
amaçlarını gerçekleştirebilecek olan faydalı bir koalisyon olacaktır.[8]
Sonuç olarak, QUAD’ın Çin’in tekellerine meydan okuma
ve yeni ekonomik entegrasyon kalıpları yaratma konularındaki kararlılığı,
Pekin’e QUAD üyelerinin uzun vadede kırılganlıklarını azaltmak için kısa vadeli
zararlara katlanmaya gönüllü olduklarına dair bir sinyal vermektedir. QUAD aynı
zamanda, özellikle Çin’e yönelik hassas çıkar dengesini istikrarsızlaştırma
potansiyeli olan, ASEAN ve kimi bölge ülkelerinin dillendirdiği kuşkuları
yatıştıracaktır.[9] Çin’e
karşı bir araya gelmeye odaklanılması, değişen güç dengelerinin bir
yansımasıdır. Özetle QUAD, üyeleri birlikte hareket etmeyi başardığı sürece
Çin’in bölgedeki hegemonyasını tehdit etme potansiyeline sahip bir girişim
olacaktır.
*Fotoğraf: QUAD ülkelerinin liderleri -
Kaynak: Nikkei Asia
[1] Sumitha Narayanan Kutty and Rajesh
Basrur, “The Quad: What It Is – And What It Is Not: The Quad is no Asian NATO
and that may be its greatest strength”, The Diplomat, March
24,2021, https://thediplomat.com/2021/03/the-quad-what-it-is-and-what-it-is-not/
[2] Yogesh Joshi, “Will the Quad’s focus on
vaccines, rare earths help it win friends in ASEAN?”, South China
Morning Report, March 18, 2021, https://www.scmp.com/week-asia/opinion/article/3125837/will-quads-focus-vaccines-rare-earths-help-it-win-friends-asean
[3] James Holmes, “Can the Quad Transform Into an
Alliance to Contain China?”, The National Interest, March
21,2021, https://nationalinterest.org/feature/can-quad-transform-alliance-contain-china-180786
[4] Chas W. Freeman, “Playing at War Games with
China”, ChasFreeman.net, February 11,2021, https://chasfreeman.net/playing-war-games-with-china/
[5] “The Quad: What It Is – And What It Is Not…”
[6] Arul Louis, “Quad summit got China's attention
on commitment to Indo-Pacific: Biden”, Business-Standard, March 26,
2021, https://www.business-standard.com/article/international/quad-summit-got-china-s-attention-on-commitment-to-indo-pacific-biden-121032600093_1.html
[7] Ian Marlow, “What Is the ‘Quad’ and Should China
Fear It?”, Bloomberg, March 26, 2021, https://www.bloomberg.com/news/articles/2021-03-26/what-is-the-quad-and-should-china-fear-it-quicktake
[8] “Will the Quad’s focus on vaccines, rare earths
help it win friends in ASEAN?”
[9] “Will the Quad’s focus on vaccines, rare earths
help it win friends in ASEAN?”
No comments:
Post a Comment