Kafkaslar’da Stratejik ve Ekonomik Yeni Durum
Alev Coşkun -Cumhuriyet
06 Aralık 2020 Pazar
Bu gelişmeler önemlidir. Olay, sadece
Azerbaycan’ın 29 yıl önce kaybettiği toprakları yeniden kazanmasından ibaret
değil; tüm bölgeyi ilgilendiren stratejik ve ekonomik boyutlar taşımaktadır.
Kuşkusuz bu durum, tüm dünyayı da etkileyecektir.
44 gün süren Karabağ savaşı sonrasında, 10 Kasım
2020’de tam ateşkes sağlandı.
Azerbaycan ordusu, geçen hafta, Karabağ’da stratejik
öneme sahip Laçin’e silah atmadan girdi. Böylece 29 yıl sonra Laçin’e
Azerbaycan bayrağı dikildi.
Dağlık Karabağ’ın çevresinde bulunan üç bölgenin
(Ağdam, Kelbeçer ve Laçin) Azerbaycan’ın denetimine geçmesiyle
Kafkaslar’da yeni bir dönem başlamış oluyor.
Kısaca anımsarsak, 27 Eylül’de başlayan askeri harekât
sonrası, Fuzuli, Cebrail, Zengilan, Gubadlı, Şuşa ve Hadrut kasabası Ermeni işgalinden
kurtarıldı.
Böylece, Azerbaycan, işgal edilmiş olan 7 kenti
(Azerbaycan’da rayon deniyor, Türkçe karşılığı kent) ve 290’u aşkın köyü
denetim altına almış bulunuyor.
27 Eylül 2020’de başlayan ve 10 Kasım’da Ermenistan’ın
yenilgisini kabul eden anlaşma sonunda, Azerbaycan Savunma Bakanlığın’dan
yapılan açıklamaya göre, 2783 Azerbaycan askeri şehit oldu ve bin 245 asker de
yaralanmış bulunuyor. Bu rakamlar savaşın çok kanlı geçtiğini göstermektedir.
SAVAŞIN AŞAMALARI
44 gün süren savaşın önemli ve stratejik aşamaları
şöyle özetlenebilir:
Birinci Aşama:
Batı dünyasının şımarık çocuğu Ermenistan 29 yıl önce
işgal ettiği Karabağ topraklarını genişletmek için 27 Eylül günü saldırıya
geçti.
Azerbaycan ordusu bu askeri saldırıya karşı çıktı ve
Ermeni ordusunun saldırılarını püskürtüp, işgal edilmiş bazı bölgeleri de
denetim altına aldı.
İkinci Aşama:
Gerek Ermenistan gerekse Batı dünyası Azerbaycan
ordusunun böylesi bir etkinlik gösterebileceğini beklemiyorlardı.
Azerbaycan ordusunun Ermeni saldırıları durdurması,
ardından püskürtmesi ve toprak kazancı yaratması üzerine, Ermenistan Rusya ile
aralarında yapılan sınırların korunması işbirliği antlaşmasını gerekçe
göstererek Rusya’nın bu savaşa müdahale etmesini resmen istedi.
Üçüncü Aşama:
Rusya bu stratejik noktada Ermenistan’a olumsuz yanıt
verdi. Aralarındaki antlaşmanın bu sorunu karşılamadığını bildirdi. Ayrıca,
Ermenistan için yapılacak en iyi hareketin, daha önce işgal ettiği toprakları
terk etmek olacağını belirtti.
Rusya’nın savaşa müdahale etmeme kararı, kuşkusuz bu
savaşın en krıtik noktasıdır. Rusya savaşa müdahale etseydi, Azerbaycan’ın bu
derece geniş toprakları kurtarması mümkün olamazdı.
Dördüncü Aşama:
Ermenistan arada yapılan ateşkeslere aldırmadan, bu
kez sivil hedefleri bombalamaya ve sivillerin ölümlerine neden olmaya başladı.
Temel amaç, moral ve psikolojik açıdan Azerbaycan
karar makamlarını etkileyerek onları Ermeni sivil hedeflerini vurmaya
zorlamaktı. Böylece, Batı dünyasını Azerbaycan aleyhine harekete geçirmek
istiyorlardı.
Azerbaycan bu korkunç oyuna gelmedi. Sivil kayıplarına
rağmen savaş çizgi ve çerçevesinden ayrılmadı. İşgal edilmiş toprakların
kurtarılması hedeflerinden sapmadı. Soğukkanlılığını ve basiretli tutumunu
değiştirmedi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in bu son derece zor yolu
izlemesi, son derece önemli ve stratejik bir karardır.
Beşinci Aşama:
Savaşın 44. gününde 10 Kasım 2020’de Rusya kesin
ateşkesin sağlanması yönünde ağırlığını koydu. Azerbaycan askeri güçlerinin
daha da ileriye gitmesini engelledi.
Rusya, bölgede uzun yıllar etkisini göstereceği
dengelerin kendi açısından en avantajlı durumun ortaya çıktığı bir noktada
ateşkesi sağladı.
Bu aşamaların sonunda birinci derecede kazançlı ülke
Azerbaycan’dır. 29 yıl önce kaybettiği işgal edilmiş toprakları geriye
almıştır. Kuşkusuz ikinci en büyük kazançlı ülke Rusya’dır. Üçüncü kazançlı
ülke de Türkiye’dir.
Azerbaycan gazı İran içinden geçerek
Türkiye’ye ulaştığı için İran’a bir komisyon ödenmektedir. Yeni açılacak bu
koridorla hem 927 km mesafe 650 km’ye inecek hem de Azerbaycan gazı Türkiye’ye
doğrudan ulaşmış olacaktır.
"Bundan sonraki hedef, bölgesel barışın bir an
önce sağlanması ve güven ortamına dönülmesi olmalıdır. Bu nedenle Azerbaycan
Cumhurbaşkanı Aliyev’in beşli (Rusya, Türkiye, İran, Azerbaycan ve Ermenistan)
işbirliği önerisi, yapıcı ve ileriye dönük barış sağlanması için
önemlidir."
Stratejik kazanımlar
Rusya’nın kazanımları başta stratejik ve ekonomiktir.
Ermenistan, Dağlık Karabağ, Azerbaycan ve İran’ın
kuzeyini içine alan bölgenin 1000 yıllık tarih boyunca stratejik öneme sahip
bir geçiş koridoru olduğu unutulmamalıdır.
Son anlaşma ile bu bölgenin siyasi, askeri ve bir
ölçüde ekonomik denetimi Rusya’nın eline geçmiştir.
Bölgeye Rus barış gücü askeri yerleşmeye başlamıştır.
Bu bölge doğalgaz ve petrolün geçiş bölgesidir. Ayrıca
Türkiye’nin Orta Asya’daki Türk devletleriyle ilişkisi de bu koridordan
sağlanacaktır. Bu anlaşmayla, bu stratejik geçiş koridorunun temel denetimi
Rusya’da olmaktadır.
Bu son durum, bu bölgeye NATO ya da Batı devletlerinin
müdahale etme olanaklarının da ortadan kalktığını göstermektedir. Rusya,
Ermenistan’da Batı’ya tamamen bağlı Paşinyan ve yandaşlarına kesin bir yanıt
vermiş oluyor.
Bu stratejik konulardan sonra bölgenin genel ekonomik
durumu ve Türkiye için yararlı noktalar üzerinde durmalıyız.
Ekonomik durum
Ermeniler, çekildikleri kentleri yakıp yıktılar.
Azerbaycan’ın bundan sonra savaş nedeniyle tamamı yıkılmış olan kent ve
kasabaları yeniden inşa etmesi gerekiyor. Ayrıca bölgenin mayınlardan
temizlenerek güvenli bir duruma getirilmesi gerekiyor.
Bu bölge tamamen imar edilecek, köyleri, kasabaları
yeniden kurulacak. Ayrıca yaklaşık bir milyon göçmen eski yurtlarına dönecek...
Bunun anlamı, bölgede çok ciddi bir ekonomik devinimin başlayacağıdır .
Kafkaslar’daki bu yeni durum kuşkusuz Türkiye ve Türk
dünyası için de son derece önemlidir.
Yeni geçiş yolları
Öncelikle, Dağlık Karabağ ile birlikte, Nahcıvan
arasında karayolu bağlantısının kurulması ekonomik ve stratejik açıdan çok
önemlidir.
Güneyde, Ermenistan-İran sınır bölgesinde bir koridor
açılacaktır. Son derece önemli olan bu geçiş yolu, Türkiye ile Azerbaycan’ın
bir asır sonra kesintisiz birbirine bağlanmasını sağlayacaktır.
Bugün Türkiye ile Azerbaycan arasında Iğdır’dan
başlayıp Bakû’ya ulaşan karayolu 927 km’dir. Yeni açılacak karayolu ile bu
mesafe 650 km’ye inecektir.
Böylece Gürcistan veya İran üzerinden zorlukla
sağlanan ulaşım yerine daha kısa bir iletişim yolu ortaya çıkacaktır. Ayrıca,
ticaret ve her türlü gümrük işlemlerinin sadeleştiği yeni bir olanak doğmuş
olacaktır.
Bu yeni ulaşım ağı ile Türkiye, Azerbaycan ve Orta
Asya arasında doğrudan iletişim sağlanmış olacaktır.
İstanbul’dan başlayıp Bakû’ya, oradan Orta Asya ve
Çin’e uzanan yeni bir lojistik ve stratejik güzergâh ortaya çıkmış oluyor.
Ayrıca, 2018 yılında yapımına başlanan Kars-Iğdır-Nahçıvan demiryolu hattının
uzatılması da kuşkusuz gündeme gelecektir.
Petrol ve doğalgaz
Bu yeni koridor sadece karayolu ticaretini değil,
petrol ve doğalgaz ulaşımını da etkileyecektir.
Azerbaycan gazı İran içinden geçerek Türkiye’ye
ulaştığı için İran’a bir komisyon ödenmektedir. Yeni açılacak bu koridorla
Azerbaycan gazı Türkiye’ye doğrudan ulaşmış olacaktır.
Bunlara ilave olarak, Türkmen gazının bu kanalla
Türkiye’ye ulaşma olanağı yaratılacaktır. Hatta ileride “Trans-Hazar” boru
hattı projesinin yeniden gündeme gelerek, hattın Avrupa’ya ulaşması söz konusu
olabilecektir.
Önemli gelişmeler
Bu gelişmeler önemlidir. Olay, sadece Azerbaycan’ın 29
yıl önce kaybettiği toprakları yeniden kazanmasından ibaret değil; tüm
bölgeyi ilgilendiren stratejik ve ekonomik boyutlar taşımaktadır. Kuşkusuz bu
durum, tüm dünyayı da etkileyecektir.
Bu gelişmeler karşısında, tüm dünyadaki Ermeni
lobisinin üzüntüye boğulmasını doğal karşılamalı, Fransa ve diğer ülkelerin
gerçeklerle bağdaşmayan çıkışlarına önem verilmemelidir.
Barış ve güven ortamı
Bundan sonraki hedef, bölgesel barışın bir an önce
sağlanması ve güven ortamına dönülmesi olmalıdır. Bu nedenle Azerbaycan Başkanı
Aliyev’in beşli (Rusya, Türkiye, İran, Azerbaycan ve Ermenistan) işbirliği
önerisi, yapıcı ve ileriye dönük barış sağlanması için önemlidir.
Kuşkusuz, Azerbaycan ordusunun askeri hareketiyle elde
edilen bu sonuç, Kafkaslar’da yepyeni bir durum yaratmıştır. Azerbaycan
ordusunun başarısı, Azerbaycan Devleti’nin özgüvenini artırmıştır.
Tekrar belirtmeliyiz ki, Karabağ askeri operasyonundan
kesin olarak kazanan üç ülke Azerbaycan, Rusya ve Türkiye’dir.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile Rusya Savunma
Bakanı Şoygu arasında imzalanan uzlaşma tutanağı ile ortaya çıkan denetim
merkezinin en kısa sürede hayata geçeceği de anlaşılmaktadır.
Türkiye, Azerbaycan ve Türk dünyası için son derece
önemli olan bu durum; kuşkusuz yeni ilişkiler, yeni ticaret olanakları ve yeni
stratejilerin doğmasını sağlayacaktır.
Dünyanın en önemli stratejik bölgelerinden biri olan
Kafkaslar, stratejik konumunu bir kez daha bütün dünyaya göstermiş
oluyor.
No comments:
Post a Comment