Orhan UĞUROĞLU
25 Şubat 2025 / 00:01
AKP’ye geçen Serap Yazıcı son röportajını Yeniçağ TV’ye verdi:
"Hukuki bakımdan enkaz içindeyiz."
Gelecek Partisinden aniden istifa edip AKP’ye transfer olan Anayasa Hukuku Profesörü Antalya milletvekili Prof. Dr. Serap Yazıcı ile son söyleşiyi 14 Ekim 2024’te Yeniçağ TV’de Derin Siyaset programımda yaptım.
Soru: Yaşanan hukuki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yazıcı: Türkiye'nin içinden geçmekte olduğu çok korkunç bir süreç.
Yani hukuki bakımdan enkaz içindeyiz devlet kurumları aynı şekilde hukuki bir enkaz içinde.
Türkiye'de her şey tepe taklak olmuş durumda.
Soru: Tek Adam Rejimi mi neden oldu?
Yazıcı: Tabi tabii şimdi öncelikle şunu söyleyeyim. Bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi aslında şu an Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı birçok sorunun temelinde yatan asıl faktör.
Eğer biz gerçekten ülkemizin sorunlarını çözmek için kolları sıvayacaksak, yapacağımız iş bu hükümet sistemini yürürlükten kaldırmak, tekrar parlamenter sistemin hakim olduğu bir anayasa düzeni kurmak ve hukuk devleti mekanizmalarını en etkin hale getirebileceğimiz düzenlemeleri kabul etmektir.
Yeni Anayasa isteyerek Türkiye'yi bu gereksiz tartışmanın içinde helak etmiş oluyorlar.
Soru: Cumhurbaşkanı Erdoğan derse ki ‘Serap Hanım ben senin anayasa hukuku profesörü olduğunuzu biliyor ve güveniyorum. Gelin, yeni anayasa yapın’ Ne yaparsınız?
Yazıcı: Tabii çok samimi olarak cevap vereceğim.
İçlerinde düzgün olan hükümler var.138’inci madde yazık ki uygulanmayan bir madde.
Yasama yürütme ve yargıyı düzenleyen hükümleri büyük ölçüde değiştiririm.
Çünkü bunlar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin kurulmasını ve bugün karşı karşıya kaldığımız sorunların temelini oluşturan maddeler dolayısıyla bunları mutlaka değiştiririm.
Açıklama: metin, insan yüzü, giyim, gözlük içeren bir resim Yapay zeka tarafından oluşturulan içerik yanlış olabilir.
Soru: Vatandaşın isteği yeni anayasa mı?
Yazıcı: Sokaktaki vatandaşlarla gidip sohbet ettiğiniz zaman vatandaşın çok temel bir derdi var.
Vatandaş aç.
Vatandaş hiç olmadığı kadar yoksul.
Vatandaş artık çocuklarını okutamıyor.
Türkiye'de dünyaya gelen çocuklar sağlıklı olarak hayatlarını sürdüremiyor.
1923'ten beri ilk defa Türkiye'de dünyaya gelen çocuklar annelerinin karnında sağlıklı beslenemediği için gelecek kuşaklar sağlıksız olacak.
Soru: Gündemi mi saptırıyorlar?
Yazıcı: Böylesine ağır ekonomik buhranın, yoksulluğun, açlığın yaşandığı bir dönemde anayasanın ilk 3 maddesini ısrarla tartışmak, Bizans düşerken meleklerin bir cinsiyetinin olup olmadığını cinsiyetleri varsa kadın mı erkek mi olduklarını tartışmak kadar abes bir durum.
Soru: Dünyada gelişen olaylara karşı Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan Türkiye’yi idare edebilir. Ona bir kez daha cumhurbaşkanlığının önünü açmamız gerekir. Aksi halde Türkiye için riskli koşullar oluşur diyorlar ne dersiniz?
Yazıcı: Sayın cumhurbaşkanımıza saygı duyuyoruz işgal ettiği makamına saygı duyuyoruz fakat şunu unutmayalım.
Sayın cumhurbaşkanına Allah uzun ömürler versin ama bir gün vefat etmesi halinde bu söylem hem iç kamuoyunda hem uluslararası kamuoyunda Türkiye açısından çok riskli koşullar oluşturmaz mı?
Öncelikli sorunumuz açlık ve yoksulluk sorununu çözmek olsun.
Anayasamızın 2’nci maddesinde Cumhuriyetimizin temel niteliklerini düzenleyen hükmün içerdiği kavramların artık ihlal edilmesinden vazgeçelim. Bu kavramların bekçisi olalım.
Soru: Nedir o kavramlar?
Yazıcı: Türkiye Cumhuriyeti Devleti insan haklarına saygılı Atatürk milliyetçiliğine bağlı demokratik laik sosyal hukuk devletidir.
Bu kavramlara eğer biz titizlikle riayet edersek o takdirde şu an süre gelen sorunlarımızın büyük kısmını çözebiliriz.
Yazarın Diğer Yazıları
AKP’ye geçen Serap Yazıcı son röportajını Yeniçağ TV’ye verdi: Hukuki bakımdan enkaz içindeyiz
25 Şubat 2025
No comments:
Post a Comment