Wednesday, July 26, 2017

Büyükelçi Kamuran Gürün'ü (R) rahmetle anıyorum.

Büyükelçi Kamuran Gürün’ü  aramızdan ayrılışının ( 20 Temmuz 2004)  13ncü yıldönümünde saygı ve şükranla anıyorum.

Kamuran Gürün  Dışişleri Bakanlığı’nın Devlet yönetimindeki ağırlığını bugünkünden  çok  daha fazla hissettirdiği 1960-1980’li yıllarda, önemli bir diplomat/bürokrat olarak temayüz etti ve Bakanlığın en yüksek idari kademesi olan Müsteşarlığa (1980)kadar yükseldi.  Anılarında ayrıntılı olarak anlattığı bir “tatsızlık” nedeniyle 1982 yılında kendi  isteğiyle emekli oldu. Emeklilik döneminde  kitapları, üniversitelerde verdiği dersler, konferanslar, gazete ve dergilerde yazdığı makaleler, yazılar ve benzer etkinliklerle çok yararlı katkılarda bulundu.

Büyükelçi Gürün, emekli olduktan sonra 1983-1995 döneminde Türk Tarih Kurumu asli üyeliğiyle onurlandırıldı, 1984-86 yıllarında TRT Yüksek Kurulu başkanlığı yaptı, 1986 – 89 yıllarında Güneş gazetesinde, 1989 -94 yıllarında Hürriyet gazetesinde dış politika ve güncel uluslararası sorunlar hakkında yazılar yazdı.

Büyükelçi Kamuran Gürün’ün hizmetlerini iki ana başlık altında incelemek  isabetli olur.

1948 yılında Dışişleri Bakanlığına katılan Kamuran Gürün,  1963 yılında henüz  Büyükelçi olmadan Genel  Sekreter Ekonomik İşler Yardımcısı oldu, bu sürede aynı zamanda Bakanlıklararası İktisadi İşbirliği Genel  Sekreterliğini  de üstlendi. 1967 yılında Bükreş Büyükelçisi, 1970’de Paris OECD Daimi Temsilcisi, 1972’de Atina Büyükelçisi  görevlerinde bulundu. 1978’de CENTO Genel  Sekreteri, 1980’de Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı (Genel Sekreterlik makamı 12 Eylul askeri yönetimince Müsteşarlık olarak değiştirilmişti.) olarak görev yaptı .

Büyükelçi  Kamuran Gürün’ün emekli olduktan sonraki  çalışmaları ayrı bir başlık altında ele alınmalı. Bu dönemde yazdığı anılar ve diğer kitaplar,  yakın dönem diplomasi araştırmalarında yararlı kaynaklar olarak yer aldı.. Dışişleri Bakanlığının başarılı meslek memurlarından Büyükelçi Ali Engin Oba –ki emeklilik sonrasında profesör unvanını da kazanmış bulunuyor – Kamuran Gürün’ün bu yönünü Nisan 2017 ayında Ankara’da Türk Tarih Kurumu’nda verdiği konferansta ayrıntılı olarak anlattı.

Kamuran Gürün’ün diplomasi tarihi yazımıyla ilgili en önemli çalışmasının, Türk Tarih Kurumunca bastırılan “ Ermeni Dosyası” olduğu  kabul edilmektedir. Büyükelçi Gürün’ün bu ayrıntılı çalışmasının,Türkiye’de Esat Uras’ın kitabından sonra Ermeni sorunuyla ilgili başucu niteliğinde bir  eser olduğu söylenebilir. Gürün’ün “Ermeni Dosyası” İngilizce ve Fransızca’ya da çevrildi. Kitabın Fransızca nüshası basıldıktan kısa süre içinde Fransa’daki militan Ermeni odaklarınca satın alınmak suretiyle piyasadan çekildi, yeniden bastırılması ise, Ermeni örgütlerinin baskısı nedeniyle, yayınevi  tarafından kabul edilmedi.

Büyükelçi Gürün’ün başta, üç cilt (Akıntıya Kürek, Bükreş, Paris, Atina Büyükelçilik Anıları, Fırtınalı Yıllar) halinde derlediği anıları olmak üzere, Türk –Sovyet ilişkileri (1920 – 1953), Dış İlişkiler ve Türk Dış Politikası, Savaşan Dünya ve Türkiye, Türkler ve Türk Devletleri Tarihi başlıklı kitapları Türk diplomatlarının yazdığı ve yazmayı sürdürdüğü kitaplar havuzuna önemli bir katkı oluşturmakta.

Ben, Dışişleri Bakanlığına Şubat 1964’de girdim. Altı aylık aday meslek memurluğundan sonra Kamuran Gürün’ün oluruyla II.İktisat Dairesi Genel Müdürlüğüne(Uluslararası Ekonomik İlişkiler) atandım.Genel Müdür Elçi Nazif Cuhruk (R) beni  FAO ve Dünya Gıda Programı konularıyla görevlendirdi. Kamuran Gürün, kendisine bağlı tüm meslek memurlarının katılımıyla aylık toplantılar düzenler ve Türkiye’nin  ekonomik sorunlarını, özellikle sürdürülebilir kalkınma, ödemeler dengesi ve Avrupa Ekonomik Topluluğu (bugünkü AB)  konularını  masaya yatırır ve tartışma açardı. Bu uygulamanın çalışmalarımızı teşvik edici ve bilgilendirici etkisini  anımsıyorum. 1967 sonbaharında dış göreve atandım. Daha sonra,  1974 Eylul ayında ( Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatından hemen sonra) Atina’ya  tayinim çıktı ve iki yıla yakın yeniden Büyükelçi Kamuran Gürün ‘ün maiyetinde çalışmak fırsatını elde ettim. Yıllar geçtikten ve emekli olduktan sonra,Kamuran Gürün’ün, yoğun işleri arasında isim vermediği  bazı meslek memurlarının kararnameleri  ile yakından ilgilendiğini ve en yüksek düzeyde girişimlerde bulunduğunu anılarından öğrenmiş bulunuyorum. Bu meslek memurları arasında bulunmam nedenile  kendisini şükranla yad’etmek istiyorum.

Büyükelçi ve Dışişleri eski Bakanı  İlter Türkmen,  Büyükelçi Kamuran Gürün’ün vefatından sonra Hürriyet gazetesindeki köşesinde kaleme aldığı yazıda, Gürün’ü “olağanüstü yetenekli bir diplomat ve aynı zamanda bir tarihçi ve yazar” olarak niteledi. Büyükelçi Türkmen yazısında şu hususları da vurguladı: “ Güçlü kişiliği, insani vasıfları, dostluklarına sadakatı ile kendi kuşağındaki arkadaşlarının, daha genç hariciyecilerin ve çeşitli görevlerde işbirliği yaptığı her meslekten kimselerin hayranlığını, sevgisini ve saygısını kazanmıştı. “

Ebediyete intikalinin 13ncü yıldönümünde Büyükelçi Kamuran Gürün’e  Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun.

 

No comments:

Post a Comment